Türkiye Genelinde İcra Takiplerinin Durdurulması Hakkında
Tüm dünyaya yayılan corona virüs sebebi ile Türkiye’de yeni önlemler alındı. Geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlandığı üzere, Türkiye’deki tüm İcra ve İflas Kararları 30 Nisan 2020’ye kadar durduruldu. Alınan bu kararın üzerine, “başlatılan icra takibim ne olacak?”, “hesabımda bloke var, ne yapacağım?” sorularını yanıtlayacağım.
Nafakaya ilişkin işlemler hariç olmak üzere tüm icra takip işlemleri 30/04/2020 tarihine kadar ertelenmiştir. Resmi Gazeteye göre; hem başlatılmış olan icra takiplerinde herhangi bir işlem yapılamayacak hem de yeni icra ve iflas takip talepleri alınmayacak ve ek olarak ihtiyati haciz kararlarının bile icra ve infaz edilmemesine karar verilmiştir. Tüm bu icra ve iflas işlemleri eğer yeni bir karar çıkmazsa 1 Mayıs’tan itibaren tüm icra ve iflas işlemleri kaldığı yerden devam edecektir.
Geçeceğimiz süreçte, alacaklı kişiler herhangi bir hak kaybına uğramayacak ve borçlular da mağduriyet yaşamayacaktır. İcra takiplerinde, itirazlarda, satışlarda, ihtiyati haciz işlemlerin hepsinde süreler durdurulduğu için herhangi bir hak kaybı meydana gelmeyecektir.
Nafaka alacakları konusunda ise, hem mevcut olan nafaka alacaklarına ilişkin takipler devam edebileceği gibi durma süresi içerisinde yani 30.04.2020 tarihinde kadar yeni nafaka alacak takipleri de açılabilir.
İcra daireleri bu karar ile tamamen kapanmamıştır. Mesela icra dairelerine yapılan ödemeler kabul edilecek, dosyada sıra cetveli yapılması gerekmiyorsa yani alacaklıların alacak türüne göre sıralanması gerekmeksizin ilgili kişilerin haklarını ihlal etmediği takdirde alacaklılara paraları ödenebilir. Bu halde normal dosya kapama işlemi yapılır ve haciz, yakalama şerhleri kalkar.
Verilen karar neticesinde birçok tartışma meydana gelmiştir. Tüm icra işlemlerinin durdurulup, nafakaya ilişkin işlemlerin durdurulmaması noktasında, işine son verilen kişilerin nafakayı ödeyememesinde ne suçu olduğu en gündeme oturan konulardan olmuştur. Borçlu kişiler lehine olan bir karar olduğu aşikardır. 1 ay da olsa borçluları rahatlatacak bir haber olarak gündeme gelmiştir.
Bazıları ise verilen kararın hukuka aykırı ve yerinde olmadığı kanaatindedir. Corona virüsü yani salgın hastalık durumunda belli bir kısım veya belli bir sınıf için icra takiplerinin durdurulması kararı verilebileceğini ileri sürmektedirler. Sadece haciz, satış, ihale gibi kalabalığın toplandığı işlemlerin iptal edilmesi daha yerinde bir karar olduğunu savunmaktadırlar.
Bir avukat olarak kendi gözümden de olaya bakarsam, alınması gereken bir karar olduğunu düşünmekteyim. Bilindiği üzere icra dairelerine telefon ile ulaşmak imkansızdır. Hadi diyelim ki şans eseri biri aradığımız telefona cevap verse bile, çalışan memurun başındaki o kalabalık sebebi ile tamam yapacağız diyerek telefon kapatırlar. Ancak ne yazık ki, buna rağmen işlemi yapmadıkları için bir avukat olarak müvekkillerimizin işlemlerinin devamını sağlamak için adliyeye gitmek zorunda kalıyorduk. Bu açıdan bakıldığında oldukça yerinde bir karardır.
En çok düşünülen konu ise borçluların maaşlarından kesilen ¼ oranında haciz miktarı ne olacak? Bu duruma ilişkin kesin bir açıklama bulunmamasına rağmen, açıklanan kararlardan anlaşılacağı üzere tüm icra ve takip işlerinin durdurulacağı açıklanmıştır. Bu halde kanaatimce, maaş haczine dayalı ¼ oranında maaş kesintilerin de uygulanmayacağını düşünmekteyim. Ancak bu durumda icra dairelerine gidilmeden, memurlarca tespit edilerek tüm maaş haciz kesintilerinin durdurulması mümkün değildir. İcra dairesine gitmenize gerek olmadan, çalıştığınız yerdeki ön muhasebeye bu kararı hatırlatmanızın yeterli olacağını düşünüyorum..
Av. Melike Gümüş