“Hayat Eve Sığar (HES)” Uygulaması ve Kişisel Verilerin Korunması Hakkında
Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak ilan edilen COVID-19 salgını, Türkiye’de de uzun süredir hayatımızdadır. Bu süreçte ülkemizde virüs salgınını kontrol altına almak için çeşitli uygulamalar yapmaktadır.
Bunlardan birisi mobil bir uygulama/app olan “Hayat Eve Sığar (HES)” başlığı altında T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından çıkarılmıştır. Belirtilen uygulamanın amacı; T.C. vatandaşlarımızı Yeni Koronavirüsü (COVID-19) konusunda bilgilendirmek, yönlendirmek ve yaşanabilecek salgın hastalık ile ilgili riskleri en az seviyeye indirmek ve yayılmasını önlemek amacı ile geliştirildiği açıklanmıştır.
Konusu geçen uygulamaya benzer appler Avrupa’nın bazı ülkelerinde de kullanılmaya başlanmıştır.
T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından getirilen “Hayat Eve Sığar (HES)” uygulamasının bu yazımda “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu” çerçevesinde değerlendirdim..
Henüz T.C. tarafından uygulamanın yüklenmesi zorunlu değildir. Yani her vatandaş kendi hür iradesi ve rızası ile bu uygulamayı indirmektedir. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na rağmen, “Hayat Eve Sığar (HES)” uygulamasının indirilmesi ve yüklenmesi aşamasında birçok kişisel verilerimizin toplandığı bir gerçektir. Daha çok konum ve sağlık bilgilerimizin kaydedildiği bir sistemdir.
Vatandaşların konum ve sağlık bilgilerinin kaydedildiği bu uygulamadaki bilişim sistemi üzerinde, bilgilerin ne kadar süre ile kaydedileceği, ne zaman imha edileceği konusunda Devlet tarafından herhangi bir açıklama da yapılmamıştır. Şu anda uygulamanın yüklenmesi vatandaşlar tarafında bir zorunluluk değildir. Buradan anlaşılacağı üzere, “Hayat Eve Sığar (HES)” uygulamasını indiren ve kişisel verilerini giren vatandaş kendi rızası ile kişisel bilgilerini paylaşmaktadır.
Ancak “Hayat Eve Sığar (HES)” uygulaması Devlet tarafından tüm T.C. vatandaşlarının indirmesi zorunluluğunu koyarsa, bu durumda Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında; belirtilen uygulamanın hukuk ve kanunlara uygun olduğu, kimlerle paylaşılacağı, ne kadar süre kaydedileceği, ne zaman imha edileceği açıklanması gerekmektedir. Aksi takdirde başvuracağımız ilk kurum Kişisel Verileri Koruma Kurumu olacaktır. Çünkü burada Kişisel Verilerin Korunması kapsamında gizlilik ihlali durumunda, kişisel verilerin korunmasına aykırı bir durum ortaya çıkabilir.
Geçtiğimiz günlerde, COVID-19 sebebi ve normalleşme sürecine geçilecek olmasına dayanarak ulaşımın kontrollü olarak izin verilmesine karar verilmiştir. Ülke kapsamında coronavirüs takibinin yapılabilmesi için hem uçak hem otobüs hem de tren yolculuklarında, yolcu olacak kişilerin “Hayat Eve Sığar (HES)” uygulaması ve SMS ile kod alma zorunluluğu getirilmiştir.
Örneğin pandemi sürecinde Çin’de uygulamaya koyulan bir takip sistemi ile sokağa çıkan bir vatandaşın nereye gittiği, aracı ile hangi kırmızı ışıkta geçtiği, yakınındaki market yerine uzaktaki markete gittiğinde vatandaşlık puanının düşmesi gibi bir uygulama yapılmaktadır. Tamamen siber teknolojik araçlar ile Çin’de iyi yurttaş olup olmadığı kontrol edilmektedir.
Sonuç olarak ülkemize dönersek, T.C. vatandaşlarının “Hayat Eve Sığar (HES)” uygulamasına karşı veri mahremiyeti endişesinin önüne geçebilmek için devletin, uygulama sayesinde işlenen kişisel verilerin nerede, nasıl, ne zamana kadar, kimlerle kullanılacağı gibi birçok teknik konuda kamuoyunu açıkça bilgilendirmesi gerekmektedir. Devlet tarafından işlenen bu verilerin, Kişisel Verileri Korunması Kanunu kapsamında ve ilgili diğer mevzuatlar ile vatandaşa güvence sunulmalıdır.
Av. Melike Gümüş